Okumayı söktüğüm günden beri okurum, çok okurum diyemem çünkü ayda 3-4 kitap bitirenlere ayıp olur, ama en azından sürekli olarak okuduğum bir kitap vardır elimde. Ne yazık ki, en büyük eksiğim klasiklerin çoğunu okumamış olmam. Çünkü, bir kitabı okumam için gerçekten sürükleyici olması ve ilgimi çekmesi gerekiyor. Klasikler de hep sıkıcıymış izlenimi verdiği için genelde ihmal ediyorum :)
Dünya klasikleri bir yana, Türk klasiklerini okumam gerektiğini düşündüğüm bir dönemde, arkadaşımda Halide Edip Adıvar'ın Handan romanını gördüm, ben bunu okuyayım sana veririm dedim :) Duyduğum olumlu yorumların da etkisi oldu okumak istememde.
Roman 66 tane mektuptan oluşuyor, roman kahramanlarının birbirlerine yazdıkları mektuplar bunlar. 20.yüzyılın başlarında geçen roman, toplumsal yaşama, sosyal hayata, kadın erkek ilişkilerine ışık tutarken, mektuplar sayesinde olayları kişilerin ağzından öğreniyor, ruhsal dalgalanmalarına da yakından şahit oluyoruz.