Bisküvili Muzlu Piramit Pasta

Muzlu bisküvili piramit pasta, 80 li yılların havalı tariflerinden biriydi. Bir kaç sene oldu sanırım annemin tarif defterine el koyalı. O defterde benim el yazımla yazılan epey tarif var hatta. Annem birinden tarif alırdı, bana verip deftere geçirir misin derdi. Ben de o zamanlar inci gibi olan el yazımla tarif defterine yazardım. Sonra nasıl oldu da doktor yazısından hallice bir hal aldı el yazım hiç bilmiyorum :)

İşte arada bir ne yapsam da fotoğraf çeksem derdine düştüğümde annemin defterini karıştırıyorum, muzlu piramit pasta da ne zamandır yapmak istediklerim arasındaydı, nihayet geçenlerde kısmet oldu.

Peynirli Fesleğenli Kurabiye

Yine sıradan bir pazar günüydü, bir yandan bir şeyler pişirip foto çeksem diye aklımdan geçirirken bir yandan da şimdi hiç o işe girmeyip ayağımı uzatıp yatsam diyordum. Sonra eşim Gökçe'ye hadi gel arabayı temizleyelim dedi ve çıktılar, ev bana kalınca, ohh dedim şimdi rahatça bir şeyler pişirip, çekim yapabilirim. Çünkü Gökçe evde olsaydı ben de yapıcam diyerek mutfağa dalacak 15 dakikada fırına girecek şey 1 saatte ancak girecek, o sırada hava kararmaya başlayacak ve çekim imkanı olmayacaktı :) 

Yapmak istediğim şey tuzlu bir şeylerdi, mümkünse oda sıcaklığında tereyağ gerektirmeyen, bekleme süresi olmayan, yani çabucak fırına girecek bir şeyler. Annemden aldığım iki tarif kitabı var, biri "Tatlıdan Tuzludan" diğeri "Bereketli Olsun". 80 li yıllarda mutfakla ilişkisi olan herkesin evinde vardı muhtemelen bu kitaplar. İşte Tatlıdan Tuzluya kitabında, tuzlular kısmının ilk tariflerinden "Peynirli Bisküvi"yi okuyunca, bunu yapmalıyım dedim. Aradığım kriterlere uyuyordu.

Balkabaklı Kakaolu İki Renkli Kek

Ekim ayı benim için balkabaklı tarifler ayı diyebilirim, önceki yıllarda balkabaklı türlü çeşit şeyi denediğim için, geçenlerde yeni tarif ne yapsam diye düşündüm epey. Sonunda kolay ve klasik bir şey olsun diyerek çikolatalı balkabaklı iki renkli keke karar verdim.

Her deneyenin memnun kaldığı iki renkli anne keki tarifimi uyarladım, ortaya mis kokulu, nemli, yumuşacık bir kek çıktı.

Kıymalı Poğaça

Geçenlerde dondurucuyu düzenlerken bir kapta kavrulmuş soğan kıyma buldum, büyük bir kaba koymuşum bir de, epeyce yer kaplıyordu. Ben bunu indireyim dolaba da çözülsün, börek falan yaparım dedim.

29 Ekim tatiliydi, 4 gün evde olunca arkadaşları çaya çağırmadan duramadım. Kek, salata falan yaptım, dolaptaki kıyma aklıma geldi, börek için az gibiydi, dedim poğaça yapayım. Mis gibi, çayla da güzel gider. Eskiden sıkça yaptığım bir poğaça tarifini kullandım (Hünerli Bayanlar Müge'nin tarifiydi). Hamuru kıyır kıyır oluyor. Mutlaka tavsiye ederim. İçine istediğiniz malzemeyi koyabilirsiniz.