Top Social

Kıymalı Taze Fasulye Yemeği

3/26/2014

Bu yemeğin bendeki yeri özeldir :) Hayatımda kendi başıma yaptığım ilk yemektir kendisi. Üstelik düdüklü tencerede yapmıştım. Annemler şehir dışındaydı, biz de yaz tatili olduğu için evdeydik kardeşimle. (Üniversitedeydim ben bu arada, küçük değildim yani )

Annemlerin döneceği gün sürpriz yapmak istedim, nereden estiyse taze fasulye yapasım geldi. İnternetten mi yoksa gazeteden mi bir tarif bulmuştum, oradaki tarife göre yaptım. Çok acemi olduğum için 2 yemeklik kıymayı boca etmişim yemeğe :) Ama sonuç mükemmeldi. Annem epeyce şaşırmıştı :) Soğan kavuramayan kız kalkıp düdüklüde yemek pişirmiş diye. Şimdi düşündüğümde ne cesaret, nasıl becermişim diyorum :)

Önceki gece yemekte kıymalı taze fasulye vardı, blogda yazmamışım, belki benim gibi acemi biri çıkar da arar tarifini diyerek ekleyeyim dedim.

Kasede Pastırmalı Yumurta

3/24/2014

Bir haftadır havaların bahara dönmesiyle birlikte içimiz de kıpır kıpır, neşe doluyoruz falan demek isterdim ama maalesef o bahar sevincini bile çaldılar sağ olsunlar. Her gün bir sıkıntılı haber her gün bir olay.

Cuma günü işe gitmek için arabaya binip her zamanki gibi daha arabayı çalıştırmadan radyoyu açtım. Show Radyo Nihat Sırdar, işe geliş gidişte yol arkadaşımdır. Ondan duydum Twitter'ın engellendiğini. Bağıra bağıra ağlamak istedim o anda. Tabii ki twitter'sız yaşayamayacak olmak değil konu, ülkenin artık demokrasiyle yönetilmekten çok uzak oluşundan, her şeyin rayından çıkmış olmasından duyduğum sıkıntı yüzünden resmen ümitsizliğe düşmüş durumdayım. Bir nevi depresyon durumu.

Masalsı Bir Film: Kitap Hırsızı

3/19/2014
"İşte küçük bir gerçek: ÖLECEKSİNİZ, tüm uğraşlara rağmen hiç kimse sonsuza kadar yaşamaz. Spoiler verdiğim için kusura bakmayın. Benim tavsiyem, o zaman geldiğinde panik yapmayın, pek bir işe yaramıyor."

Filmin başında dış ses olarak Azrail'den dinlediğiniz bu sözlerle çarpılıyorsunuz. Film boyunca ara ara ve filmin sonunda da duyuyorsunuz sesini. Sonsuz beyazlıkta yol alan bir kara trende annesi ve erkek kardeşi ile yolculuk eden, filmin kahramanı Liesel'le karşılaşıyorsunuz hemen ardından...

Ispanaklı, Kaşarlı Tavuk Rulo

3/17/2014

İş yerinde mesaimin arasında sürekli beynimi kurcalayan bir soru var; akşama ne pişirsem. Eğer evde yemek varsa, benden rahatı yok. Ama bişey yoksa, bütün gün ne yapsam diye düşünüp duruyorum. Tüm kadınların genel sorunu sanırım :) Annem hep derdi, yemek yapmak zor gelmiyor da biri bana ne yapacağımı söylese keşke diye, şimdi anlıyorum ne demek istediğini.

Geçen gün de aynı soruyla boğuşuyordum ki bir anda aklıma geldi, daha önce hiç yapmamıştım ama güzel olacağına emindim. Ispanaklı kaşarlı tavuk rulo yapacaktım. Üstüne de beşamel sos, ohh mis. O andan itibaren içim rahatlamış olarak çalışmaya devam ettim.

Eve giderken kasaba uğrayıp tavuklarımı aldım ve koşarak eve gittim. Biraz Gökçe'yle oynayıp doğruca mutfağa daldım. Yapması çok kolay bir yemek aslında, bir o kadar da gösterişli ve de lezzetli. 

Üç Katlı Jöleli Pasta

3/10/2014

Çocukken jöleye bayılırdım, hala da çok severim. O şeffaf kımıl kımıl haliyle, basit bir muhallebiye bile değişik bir hava katıyor. Bu üç katlı pastayı annemin bir arkadaşı yapardı, en sevdiğim tatlılardandı. Uzun zaman sonra bir gazetede tarifine rastlayıp kesmiştim, ilk evlendiğimde misafirlerime sık sık yapardım, haftasonu çaya gelecek arkadaşlarıma ne yapsam derken aklıma geldi. Hem bloga da eklerim güzel olur dedim :)

Yapması çok kolay, ancak bekleme süresi itibariyle biraz oyalayıcı. Çok hafif bir tatlı oluyor. Görüntüsü de şık. Mutlaka denemenizi öneririm.

Emekçi Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun

3/07/2014

Özel günlerin içinde en anlamlılarından biridir bence kadınlar günü, 1857'de daha iyi çalışma koşulları için greve giden, çoğu kadın 40.000 dokuma işçisinden 129'u polis müdahalesiyle hayatını kaybedince, 8.Mart o işçi kadınların anısına kutlanmaya başladı.

Kadın olmanın zorlukları, hele ki Türkiye gibi bir ülkede daha da fazla kendini gösteriyor, gazetelerde her gün ezilen, şiddet gören, eşi tarafından öldürülen kadın haberleri çıkıyor, iş hayatında ön yargılarla mücadele ediyorlar, toplum baskısı yüzünden yanlış kararlar verip mutsuz bir hayat sürdürüyorlar. 

Bunca zorluğa rağmen, iş hayatında, ev hayatında emek veren tüm kadınları kutlamak lazım. Her türlü zorluk bir yana, ben kadın olmakla gurur duyuyorum...


Geçtiğimiz hafta 8.Mart dolayısıyla The Marmara Otel'de yapılacak olan Audrey Hepburn temalı Kadınlar Günü Kutlaması için bir davet aldım. Gökçe doğduğundan beri akşam dışarı çıkmamıştım, 1 seneyi geçti. Eğlenmek benim de hakkım diyerek daveti kabul ettim. İyi ki de etmişim. #KadınlarEglenirse etiketiyle instagram ve twitter'da paylaştım o gecenin fotolarını. Gerçekten çok şık ve keyifli bir organizasyondu.

Siyez Bulguru Nedir Bilir Misiniz?

3/04/2014

Siyez Bulguruna buğdayın atası da deniyor, çünkü yaklaşık 10.000 yıllık geçmişe sahip olup genetiği bozulmadan günümüze kadar gelmiş tek buğday türü kendisi. Çok sert bir buğday olduğu için ancak bulgura işleniyormuş. Buna da Siyez Bulguru deniyor. Bitki hastalıklarının hiçbirinden etkilenmiyormuş. Kastamonu bölgesinde üretiliyor. Vitamin yönünden de oldukça zengin bir çeşit. Glisemik indeksi diğer bulgur türlerine göre daha düşük, o yüzden diyet yapan ve diyabetler için de öneriliyor.

Peki ben nasıl tanıştım siyez bulguruyla? Tabii ki MakarnaLütfen sayesinde :) Ailemizin gıda mühendisi, makarnalutfen.com'un sahibi sevgili Tuğba bu ürünü güvenilir bir üreticiden bulup sitesine ekleyince duydum ilk kez, denemek farz oldu. Bu arada mutlaka girip siteyi inceleyin sürekli yeni ürünler ekleniyor, sadece makarna üretmiyorlar, inanılmaz bir Ar-Ge durumu var orada. Ben hızlarına yetişemiyorum.

Siyez bulguru, görünüş itibariyle o bildiğiniz turuncu bulgurlara benzemiyor, daha çok işlenmemiş buğday gibi görünüyor. Ben aldıktan sonra bir süre pişirmeye cesaret edemedim :) Öylece durdu dolapta, sonra merakıma yenik düştüm, deneyeyim ya ne olacak kötü olursa yemeyiz dedim. Sonuçta ne mi oldu, tadına hayran kaldım. Gerçekten fark edilir derecede lezzetli bir bulgur.

İyi ki Doğdun Bebeğim...

3/03/2014
Süslü cümleler yazmayı beceremiyorum, hani öyle şiir gibi güzel sözler falan söylemeyi de beceremem zaten. Ama bugünü yazısız geçirmek istemedim....

İnsanın hayatı belli olaylarla bölümlere ayrılır ya, işte benim hayatımda yepyeni bir dönemin başladığı gün 03.03.2013...

Tam da saat 15:55 de kızımı kucağıma verdi doktor, bir elim eşimin elinde,  bir yandan hıçkıra hıçkıra ağlarken, diğer yandan Allahım bu güzel şeyi haketmek için ne yaptık diye düşündüm...

İşte o günden beri her gün, her an şükrediyorum ben, bu güzellik hayatımızda olduğu için...

Dileyen herkese nasip olsun.

İyi ki doğdun bebeğim, iyi ki bizi seçtin, iyi ki ...