Top Social

Beşamel Soslu Sebzeli Et Yemeği

1/30/2013
Yemek yaparken en çok kullandığım soslardan biri beşamel sos, çok seviyorum kendisini, sebzeyle, etle, tavukla her şeyle müthiş bir uyumu var bence.

Bu beşamel soslu et yemeği annemin spesiyallerindendir, bir dönem misafirlere yapardı sıklıkla, benim de en sevdiğim yemekti. Geçen gün deepfreeze'den kuşbaşı et çıkardım, bununla ne yapsam diye düşünürken aklıma geldi, uzun zamandır yapmamıştım. En iyisi sebzeli beşamelli kuşbaşı et yemeği yapayım hem blogda da paylaşırım dedim.

Fırın yemeklerini ben her zaman tercih ediyorum, ocak başında dikilip kontrol etmektense fırına atıp beklemek daha kolay geliyor. Beşamel soslu et yemeğinin anlatımı uzun gibi görünse de gözünüz korkmasın aslında zor değil, biraz vakit alıcı olabilir belki :) Ama benim yaptığım gibi kuşbaşı et alıp pişirip dondurucuda stoklarsanız, istediğiniz zaman bu yemeği pişirmek çok kolay olacak.

Bu arada aynı tarifi kuşbaşı tavukla da yapabilirsiniz (buttan kuşbaşı), o da çok lezzetli oluyor.

Kısa Kısa Bebek Hazırlıkları

1/27/2013
Takip edenler bilirler son aylarda hayatımın odak noktası Şubat'ın son haftası gelmesi beklenen kızım. Ama bunu mümkün olduğunca blog yazılarıma yansıtmak istemiyorum, ki bir anda blog anne-bebek bloguna dönüşmesin :)

Yine de benim gibi bebek bekleyenler için yardımı olacak bir yazı yazmak istedim. Toplu bir şekilde neler aldım neler yaptım anlatayım dedim. Böyle zamanlarda tavsiyeler önemli oluyor, ben de bloglardan çok tüyo aldım çünkü, oradan biliyorum :)

Makarna Lütfen! diyenler buraya

1/23/2013
Geçtiğimiz hafta öğlen yemeği dönüşü masamda bir paket buldum, böyle anlara bayılıyorum :) Hemen merakla açtım içinden bir paket Kerevizli Makarna ve elde yazılmış bir mektup çıktı. İtiraf ediyorum ilk önce mektuba odaklandım, yıllardır elde yazılmış bir mektup almamıştım. Çok özel bir şey bence. Böylesi teknolojik bir ortamda insan geçmişte kalan alışkanlıkları özlüyor bazen...

Mektup Tuğba Hanım'dandı, kendisi bir Gıda Mühendisi, anne olunca ara verdiği mesleğine farklı bir dönüş yapmış. Sağlıklı beslenmek adına, çocuklara yediremediği kereviz, brokoli, ıspanak gibi sebzeleri püre haline getirip makarna hamuru ile birleştirmiş. Ve bu tatlar makarnanın içinde kaybolup gidince, amacına da ulaşmış. (Detaylı hikayeyi okumak isterseniz tık tık)

Tabii ki sadece kendisi için yapmakla yetinmemiş ve uzun çalışmalar sonucu bu makarnaları ürettirip internet üzerinden satışa sunmuş. Üstelik sağlıklı olması için de elinden geleni yapmış, örneğin un yerine irmik kullanıyor makarnalarda. %35 oranında da sebzeden oluşuyor ürünler. O kadar sağlıklı ki güvenle çocuklarınıza yedirebilirsiniz ve o kadar lezzetli ki siz de deneyince vazgeçemeyeceksiniz.

Operasyon: Argo Farklı Bir Gerilim Filmi

1/21/2013
Bu ara bir film izleme aşkı geldi bize. Oscar Adayları da belli olunca, izleyelim şunları fırsat varken dedik. 1,5 ay sonra gelecek olan evimizin yeni üyesi sayesinde uzunca bir süre filmlerle ilişkimiz kesilebilir zira :)

Argo (Operasyon Argo) filmi de en iyi film dahil 7 dalda oscar adayı. Ben Affleck hem yönetmiş hem de başrolde oynamış. Yönettiği bir önceki film The Town'ı da çok beğenmiştim, aynı şekilde bu filmde de yönetmenliği ve oyunculuğuyla başarılı bir performans sergiliyor.

Film tarihi ve dramatik öğelerin yanı sıra bence fazlasıyla ve asıl olarak gerilim filmi. Bu kadar sakin bir filmde bu kadar gerileceğimi düşünmezdim. Bu arada Tahran olarak gösterilen mekanların bir çoğu Türkiye'de çekilmiş. Ama dikkat etmezseniz siz bile Tahran olduğunu düşünebilirsiniz.

Bir Tava Hikayesi ve Hamsi Tava Tarifi

1/18/2013
Tam olarak ne zamandı hatırlamıyorum ama bir yılı geçmiştir sanırım, bir gün omlet yaparken ve omleti ters yüz etmeye çabalarken aklıma bir fikir geldi, iki tavayı üst üste monte etseler, biri diğerinin kapağı gibi yani, bir yüzü pişince hoop tavayı çevirip diğer yüzünü pişirsek diye geçirdim aklımdan. Sonra dedim ki "kesin birileri bunu düşünmüştür" ve aramaya başladım internette, maalesef öyle bişey bulamadım ve inanamadım olmadığına, çok pratik bir şey olurdu olsaydı dedim. Ama unutmadım da hep aklımın kenarında kaldı öyle.

Geçenlerde hamsi kızartmak için genişçe bir tava almaya karar verdim, bu arada bizim evde balık işi evin erkeğine aittir, bugüne kadar balığa elimi sürdüğümü hatırlamıyorum. Sağ olsun canımın içi çok da güzel yapar her çeşidini, hele ki hamsi tavayı... Karadenizli genlerinin de etkisi var sanırım :) Ama bir derdimiz vardı, evdeki tavalar  küçük geliyordu, bir de tabakla ters çevirirken eline kızgın yağ gelecek diye benim içim çekiliyordu. Dedim ki güzel bir tava alayım da rahat edelim ikimiz de.

Peynirli Patates Sufle

1/16/2013

Patatesin her hali güzel ama suflesi bir başka güzel. Aslında bu kadar uğraşmaya ne gerek var püre yapıp yerim diyebilirsiniz, ama inanın bu görüntü ve lezzet bambaşka.

Bu arada sufleler fırındayken fotoğraftakinden 2 parmak daha yüksekti, inanılmaz kabarmıştı ancak fırından çıkınca sönüp bu hali aldılar. Sanırım kaçınılmaz son  :)

Nasıl bişey bu derseniz üstü çıtır içi püre kıvamında oluyor. Öyle çabuk tüketmişiz ki içinin fotoğrafını çekmeye fırsat bulamadım. 

Sufleyi istediğiniz baharatlarla, peynirlerle tatlandırıp farklı sonuçlar elde edebilirsiniz, yaratıcılıkta sınır yok. Ben içine Muratbey Naturena Fesdo Parmak peynir kullandım, fesleğenli domatesli bu peynir kendine has lezzetiyle çok yakıştı sufleye. Üstüne de Muratbey Taze Kaşar Peyniri rendeledim.

Iglo'dan Çıtır Çıtır Börekler...

1/14/2013
Tam da yılbaşından önceki haftaydı, benim yılbaşında ne yapsam diye düşündüğüm ve fakat hiç bir şey yapacak gücü kendimde bulamadığım günler... İşte öyle bir dönemde Iglo'nun sürprizi beni mutluluktan uçurdu. Kocaman termal çanta içinde yeni çıkan dondurulmuş börek çeşitlerini göndermişler. Hatta çok şık bir şekerlik ve içinde esmer şekerler çıktı paketten, bana bir tek yanına çay demlemek kaldı. 

Daha önce de bahsetmiştim, yılbaşını arkadaşlarımızın evinde kutlayacaktık. Ben de böreklerden götürürüm birlikte yeriz dedim, ama her ne kadar Iglo'ya sonsuz güven duysam da içim rahat etmedi, götürmeden önce ben bir test edeyim de sonra arkadaşlara mahcup olmıyım dedim.

Yeşil Mercimekli Bulgur Pilavı

1/09/2013

Beyaz pilavla pek aram yoktur, onun yerine bulgur pilavını tercih ederim. Yazın yeşil biberli, bol domatesli yaparım, kısır gibi olur. Kışın ise yeşil mercimekli bu tarifi tercih ediyorum. Kış mevsimine de çok yakışıyor.

Bir de hamilelik dolayısıyla doktorum her hafta mutlaka yeşil mercimek yememi söyledi. Sürekli mercimek yemeği de yenmiyor, insan sıkılıyor sonuçta, ben de farklı şekillerde kullanıyorum, bazen salatada, bazen pilavda. Dün mercimekli bulgur pilavı yapınca sizinle de paylaşmak istedim.

Siz de sağlığınız için daha az beyaz pilav, daha çok bulgur pilavını tercih edin. Beyaz pilav demek şeker demek, kaşık kaşık toz şeker yemek gibi bir şey. (Ben demiyorum Mehmet Öz diyor :) O yüzden ne kadar az yenirse o kadar iyi.

The Intouchables: İnsanın Yüreğine Dokunuyor

1/08/2013
Bugün size nefis bir filmden bahsetmek istiyorum. Son dönemde epeyce film izleme şansım oldu ama hepsinden kısa kısa bahsedip bu filmin arada kaynamasını istemedim. O yüzden özel post yazmak istedim.

Yazıda filme ait kilit bilgiler vermiycem, gönül rahatlığıyla okuyabilirsiniz ve sonra hemen gidip filmi izleyin bence.

"Intouchables" (Can Dostum) bir Fransız filmi, ama bunu bilmesem asla Fransız filmi olduğunu anlamazdım. Sizde de bu konuda bir ön yargı varsa, bu film için bir kenara bırakabilirsiniz.

Üstelik gerçek bir hikayeden uyarlanmış, dolayısıyla filmin etkileyiciliği daha da artıyor.

Bazı yerlerde komedi filmi olarak kategorilendirilmiş, bu şekilde söylemek filme haksızlık olur. Film boyunca çok gülüyorsunuz, düşünüyorsunuz, arada hüzünleniyorsunuz. Her türlü duyguyu bir arada yaşıyorsunuz. Filmin sonunda ise, en sevdiğiniz tatlıyı yedikten sonra damağınızda nefis bir tat kalır ya, işte öyle bir tat kalıyor.

Yummy Cupcakes ile Tatlı Bir Yılbaşı

1/03/2013
Gönül isterdi ki yeni yılın ilk yazısında, yılbaşı soframı paylaşayım sizlerle, börekler, mezeler, pastalar yaptım diyeyim, ama maalesef yapamıyorum çünkü bu sene hiç bir şey hazırlamadım. Bu hamilelik beni epey tembel yaptı, son 2 aya girdim, artık her fırsatta kendimi koltuğa atıp dinleniyorum. Mutfağa sadece günlük yemekler için giriyorum, ekstra bir şey yapamıyorum.

Yılbaşı gecesi, annemlerde yemek yedikten sonra arkadaşlara davetliydik, herkes bir şeyler yapıp götürecekti, çünkü gittiğimiz arkadaşın da 2 küçük kızı vardı, yük olmak istemiyorduk kendisine. Ben napsam diye düşünürken imdadıma Yummy Cupcakes ve İglo yetişti (İglo'nun böreklerini ayrıca anlatıcam)